Etiket: kusma

Trafik Kazalarında Temel İlkyardım

Trafik Kazalarında İlkyardım Nasıl Olmalıdır?
Temel İlkyardım Bilgileri

Trafik kazalarına kurban verdiğimiz yüzlerce kişiden pek azı olay yerinde yaşamını yitirmektedir. Yüzde 80 gibi korkunç orandaki kayıplar ise yaralının bilinçsizce araçtan çıkartılması ve karga tulumba taşınarak hastaneye götürülmesi sırasında oluşmaktadır.

Herhangi bir ilkyardım bilgisinden yoksunsanız bile, uzman ekipler gelmeden yaralıya el sürülmesini engellemeniz, emin olun onun hayatını kurtarmada çok ciddi bir rol üstlenecektir.

Dikkat: Burada verilen bilgiler çok temel ve basit işlemlerden ibarettir. Sağlıklı bir ilkyardım müdahalesinde bulunabilmek için bu eğitimi almanızı şiddetle tavsiye ediyoruz. Unutmayın! İlkyardım hayat kurtarır.

Dikkat!

Soluk alıp veren ve nabız vuruşları hissedilen bir hastaya baygın olsa bile kesinlikle kalp-akciğer canlandırması yapılmaz!

Kanamayı Durdurun

Trafik kazasında kanamalı bir kazazede ile karşılaşmanız mümkündür. Kesik ve darbe sonucu oluşan yaralanmalarda yapılacak temel eylem, kanama olan bölgeye bastırmaktır.

Yardım Gelene Kadar

Hasta baygın, ama soluk alıp verebiliyor… Veya şuuru açık… İstediğiniz yardım gelene kadar hastayı nasıl bekleteceksiniz? Bunun en rahat ve güvenli şekli “Recovery Pozisyonu”dur.

Araç Yangınları

Bir araç yangını ile karşılaşabiliriz. Yangına müdahale edebilmemiz için ön koşul aracımızda bir yangın söndürücü bulundurmaktır. devamı

Bir trafik kazası ile karşı karşıya kaldığımız takdirde yapılacak işlemler belli kurallarla sınırlanmıştır.

a) Yardım çağırın

Genellikle, trafik kazası ile karşılasan bir kişi hemen 155 veya 156 numaralı telefonlarla polise haber verir. Oysa ilk aranması gereken yer 112 Acil Ambulans’tır. Polisin ambulansı harekete geçirmesi zaman kaybına yol açar. Bu da yaşamla ölüm arasındaki süreçte ciddi bir etkendir. 112 Acil Ambulans servisinin operasyon merkezi, zaten ihbarı aldıktan sonra polisi bilgilendirecektir. Öncelikle aranması gereken yer 112′dir. İhbarı yaparken olayın tam olarak aktarılmasını sağlayın (Hastanın durumu, bulunduğu yer, tam olarak adres, cinsiyet, yaş, kazanın türü v.b.)

b) Ek kazalara meydan vermeyin

Bu durumda yapılacak işlemler kazazedenin olduğu kadar sizin yaşamınızı da güvence altına alacaktır.

  • Trafik kazasına müdahale ederken aracınızı güvenli bir yerde durdurun ve flaşörlerinizi açın.
  • Üzerinizde dikkat çekici renkte (tercihen fosforlu) bir giysi olmasına dikkat edin. Aksi halde bir trafik kazasına da siz kurban olabilirsiniz. Eğer böyle bir giysi söz konusu değilse, atletinizi çıkartıp giysinizin üzerine giyin. Ama en iyisi böyle dikkat çekici yelek veya ceket benzeri bir giysiyi bagajınızda bulundurun.
  • Trafik uyarı işaretlerini koyun veya zaman kazanmak için birisinden bu konuda size yardım etmesini isteyin. Yine aynı dikkat çekici giysiye sahip birine, belli bir mesafede trafikteki araçları uyarmasını söyleyin.

İlk Yardım Nedir?

Herhangi bir kaza yada yaşamı tehlikeye düşüren durumda,sağlık görevlilerinin yardımı sağlanıncaya kadar,hayatın kurtarılması yada durumun daha kötüye gitmesini önlemek amacıyla, ilaçsız olarak yapılan uygulamalara ilk yardım denir.

İlk Yardım Uygulamasında Kesinlikle İlaç Kullanılmaz

İlk Yardımda Amaç Nedir?

  1. Yaşamı koruma ve sürdürülmesini sağlama
  2. Durumun kötüleşmesini engelleme
  3. İyileşmesini kolaylaştırma

İlkyardımcının Özellikleri ve Sorumlulukları Nedir?

  1. Sakin ve telaşsız olmalı.
  2. Hastayı sakinleştirmeli.
  3. Çevreyi değerlendirip süren bir tehlike olup olmadığını belirlemeli.
  4. Kendi can güvenliğini tehlikeye atmamalı.
  5. Çevredeki kişileri, sağlık kuruluşları, itfaiye ve güvenliğe haber vermeleri için organize etmeli.
  6. Hastanın durumunu değerlendirerek uygun ilk yardıma başlamalı.
  7. Hastanın sağlık kuruluşuna bir an önce ulaşmasını sağlamalı.

İlk Yardımın ABC’si Nedir?

  1. Soluk yolunun açılması.
  2. Solunumun düzeltilmesi.
  3. Dolaşımın etkinliğini sağlama.

Soluk Yolu Nasıl Açılır?

  1. Ağızda toz toprak, kırık takma diş ve yabancı cisimler varsa çıkarılır.
  2. Bilinci kapalı kişilerde dil arkaya düşüp havayolunu tıkayabilir. Bu durumda baş geriye itilip çene yukarı kaldırılarak soluk yolu açılır.

Solunum Yolu Nasıl Düzeltilir? (Yapay Solunum)

Solunumu duran kişiye derhal yapay solunum uygulanmalıdır.

  1. Hasta sert bir zemine yatırılır.
  2. Ağız içi temizlenerek varsa yabancı cisimler çıkarılır.
  3. Çenesi yukarı kaldırılarak baş hafifçe arkaya itilir.
  4. Ağızdan ağza solunum yapılacaksa burun kapatılır. Burundan solunum yapılacaksa ağız kapatılır.
  5. Derin bir soluk alınıp, solunum yaptırılacak kişinin ağzına (yada burnuna) ağız yerleştirilir.
  6. Hastanın göğsünün kabarmasına yetecek şiddette soluk verilir.

Dolaşımın Etkinliği Nasıl Sağlanır? (Kalp Mesajı)

  1. Kalp durmuşsa hemen kalp mesajına başlanır.
  2. Hasta sert bir zemine yatırılır ve bir yanına diz çökülür.

Yara içindeki yabancı cisim, kemik parçası vs. çıkarılmamalıdır.

  1. Göğüs kemiğinin (iman tahtası) üçte bir alt ucuna bir elin ayası sıkıca yerleştirilir, diğer elin ayası bunun üstüne konur. Parmaklar hastaya temas etmemelidir.
  2. Kollar dik tutularak (Bilek ve dirsekler bükülmeden) sabit ve ritmik bir şekilde göğse 4-5 cm bastırılır.
  3. Arada nabız kontrol edilerek dakikada 60 kez olmak üzere dolaşım başlayıncaya kadar devam edilir.

Bayılmalarda Uygulanacak İlkyardım Kuralları

  1. Elbiseleri boyundan, göğüsten ve karından gevşetilir.
  2. Hastanın beynine kan gitmesini sağlamak için düz bir yerde sırtüstü yatırılarak, ayakları yukarı kaldırılır ve sonrada şok pozisyonunda bekletilir. Kesinlikle başının altına yastık konmaz.
  3. Hastaya uyarıcı kokular koklatılır. (Amonyak vb.)
  4. Hastanın zorlanmaksızın kendine gelmesi beklenir.
  5. Kendine geldiğinde su, çay gibi içecekler azar azar verilmelidir.

Göğüs Yaralanmalarında İlkyardım

  1. Yaralı, yarı oturur duruma getirilir
  2. Havanın akciğerler dolmasına engel olmak için açık olan yara yerine temiz bir bez kapatıp basınç yapmadan sarılır
  3. Kazazedenin ısı kaybı önlenir.

Karın Yaralanmalarında İlkyardım

  1. Hastaya ağızdan yiyecek içecek verilmez.
  2. Yaralı başı hafif yüksek, dizlerinin altına rulo edilmiş bir battaniye konularak sırt üstü yatırılır
  3. Herhangi bir organ dışarı çıkmış ise asla el sürülmez. Geniş bir gaz bezi varsa serum fizyolojik ile ıslatılarak basınç yapmadan organların üzerine örtülür.
  4. Yaralı zaman geçirmeden sevk edilir.

Egzoz Zehirlemelerinde İlkyardım

  1. Hasta derhal temiz havaya çıkarılır.
  2. Şuuru tam kapalı olmayanlar temiz havada derin solunum yaptırılır.
  3. Şuuru kapalı veya solunum yapmakta güçlük çeken hastalara suni solunum tatbik edilir.
  4. Beden ısısının düşmesini engellemek için üstü örtülür.
  5. Hasta en seri şekilde sağlık merkezine gönderilir.

Sindirim Yolu İle Olan Zehirlemelerinde İlkyardım

  1. Zehrin sulanması ve emilimin yavaşlaması için hastalara; süt, yumurta akı, nişasta solüsyonlu su içirilir
  2. Kusmasına yardım edilir.
  3. Asitle olan zehirlenmelerde, hasta hiçbir zaman kusmaya zorlanmaz. Su ve süt yumurta akı karıştırılarak içirilir.
  4. Alkali ile olan zehirlenmelerde: 1/4 oranında sirke ile hazırlanmış 500ml su veya limon suyu içirilir.

Kanamalarda İlk Yardım Nasıl Yapılır?

  1. Kanayan uzuv (kol, bacak vs.) yükseltilir.
  2. Yara üzerine temiz gazlı bez, mendil veya çamaşır parçası konur ve sıkıca bastırılır.
  3. Kanama durmazsa kanayan yerin 5 cm yukarı kısmına bandaj uygulanır.

Burun Kanamasında İlk Yardım Nasıl Yapılır?

  1. Burnu kanayan kişinin başı hafifçe öne eğilir.
  2. Hasta burun üzerine basınç yapar
  3. Bu sırada ağızdan soluk alıp verir ve asla sümkürmez.

Burun kanamasında hastanın başı geriye doğru kaldırılmaz.

Elektrik Çarpmalarında İlk Yardım Nasıl Yapılır?

  1. Önce ilk yardımcı kendi güvenliğini sağlar.
  2. Elektrik akımının yaralı ile teması kesilir. Bu yapılmadan önce yaralıya dokunulmaz
  3. Kuru tahta parçası ve lastik gibi elektrik geçirmeyen maddelerle hasta çekilerek veya kablo itilerek akımdan kurtarılır.
  4. Solunum durmuşsa yapay solunuma, kalp durmuşsa kalp mesajına başlanır.
  5. Yanık varsa soğuk su ile yıkanır.

Turnike Nasıl Yapılır?

Kırıklarda İlk Yardım Nasıl Yapılır?

  1. Hasta sarsılmaz ve hareket ettirilmez.
  2. Kanama varsa durdurulur.
  3. Hasta taşınmadan önce kırık bölgesi hareketsiz hale getirilir. (Bunun için tahta gibi sert cisimler kullanılabilir.)
  4. Açık kırık varsa (kırık uçları görülüyorsa) kırık kemik parçalarına kesinlikle dokunulmaz ve bunlar yerleştirilmeye çalışılmaz. Yara üzerine temiz bir gazlıbez kapatılır.

Yanıklarda İlk Yardım Nasıl Yapılır?

  1. Soğuk musluk suyu ile ağrı azaltılır.
  2. Hastanın takıları çıkartılır.(Daha sonra oluşabilecek şişler nedeniyle çıkarmak zorlaşabilir.)
  3. Oluşan kabarcıklar patlatılmaz.
  4. Yanan kısımların üzeri temiz gazlı bezle kapatılır hiçbir şey sürülmez.
  5. Hastanın bilinci yerinde ise bol su içirilir.

Yanık yüzeyine diş macunu, salça, yoğurt gibi maddeler kesinlikle sürülmemelidir.

Yaralanmalarda İlk Yardım Nasıl Yapılır?

  1. Kanama varsa kontrol edilir.
  2. Yaranın kirlenmesi önlenir.
  3. Varsa kopan parça korunur.(Islak bir gazlı beze sarılıp bir naylon torbaya konulur,bu torba da içi buz dolu başka bir torbaya konulur.)

Şok

Değişik nedenlerle kalbin pompalama etkinliğinin zayıflaması, ya da damarlarda pompalanacak yeterli kan olmaması halinde, ciltte, bilinçte ve kaslarda ortaya çıkan ilerleyici nitelikte belirtilerin tümüne şok denir. Müdahale edilmezse, belirtiler ilerler, kişi ölebilir.

Aşırı kanamalar, ishal, yanıklar, kusma, kalp krizi, aşırı korku ve heyecan, allerjik olaylar, aşırı ağrılı olaylar şok nedeni olabilir.

Şok belirtileri:

  • Soğuk, soluk, nemli deri
  • Eller ve ayaklarda soğuma, his kaybı
  • Nabız sayısında artma, nabzın zayıflaması
  • Solunumun sayıca artması, ancak yüzeyselleşmesi
  • Göz kararması, halsizlik
  • Bulantı, kusma
  • Huzursuzluk
  • Aşırı susuzluk hissi, ağzın kurumasıdır.

Başlangıçta açık ya da bulanık olabilen bilinç, zamanla kapanabilir. Şokla mücadelede temel ilke, kan kaybı varsa daha fazla kaybın önlenmesi, mevcut kanın daha hayati organlarca kullanılması için uygun pozisyon verilmesidir.

Şok pozisyonu için kazazede, bilinci açıksa sırtüstü, bilinci kapalı ise, yan güvenli pozisyonda yatırılır. Daha sonra ayakları 30 cm yukarı kaldırılır. Üzeri battaniye ile örtülür ve 112′ye haber verilir.

Bilinç Kaybı

Beyine giden kan miktarının azalması sonucu, beş duyu organından gelen uyarılara geçici olarak cevap verememe haline bilinç kaybı, ya da bayılma denir. Bu durumdaki bir kişi, sözle ya da dokunarak kendisine ulaşmaya çalışan ilkyardımcıya cevap veremez, ancak, ağrı yaratan bir uyarana refleks karşılık verir.

Basit bayılmalar genellikle uzun süren açlıklar, ağır yorgunluk, uykusuzluk, ani korku ya da acılar sonucu olarak ortaya çıkar.

Bu durumdaki bir kazazedeye ağızdan yiyecek, içecek verilmez, giysileri rahatlatılır, ayakları yukarıya kaldırılır, kusma olabileceği için yan güvenli pozisyonda tutulur. Kendine gelmeye başlayan kazazede hemen ayağa kaldırılıp, yürümeye zorlanmamalıdır.

Koma

Bilinç kaybının en ileri durumu komadır. Sözlü uyaranlara ek olarak, komadaki kişi ağrılı uyarılara da cevap vermez. Kolunun kuvvetli bir şeklide çimdiklenmesine, hatta cildine batırılacak bir iğneye hiçbir tepki vermez. Beyin hücreleri canlılığını hala koruyor olmakla beraber, hiçbir uyarıya cevap çıkartamayacak ölçüde sıkıntıdadır.

Koma Nedenleri:

  • Ağır kafa darbeleri (kafada darbe izleri, nedensiz püskürür tarz kusma)
  • Beyin kanamaları ve inme (cebinden tansiyon ilacı çıkabilir, yüz ve vücut simetrisi bozuktur)
  • Beyin tümörleri (düzensiz, şiddetli baş ağrıları ve çeşitli belirtiler)
  • Beyin zarının iltihabi hastalıkları (yüksek ateş, ciltte döküntüler)
  • İlaç zehirlenmesi (etrafta boş ilaç şişesi ya da enjektör, kusmukta ilaç)
  • Aşırı alkol alımı (nefesinde alkol kokusu)
  • Karaciğer yetmezliği (ince, bitkin bir vücut, bazen şişmiş bir karın)
  • Üre birikimi (cilt renginde değişiklik, zihinsel sorunlar, halsizlik)
  • Şeker hastalığı (nefesi meyve kokar, kalp hızlı, cilt kuru ve sıcaktır, karın ağrısı kusma)

Komadaki kazazedenin özellikleri:

  • Yardım isteyemez, kolayca zarar görebilir
  • Dikkatli incelenmezse öldüğü sanılabilir
  • Solunum ve dolaşımın bozulma riski vardır
  • Soluk yolu her an tıkanabilir
  • Her an kusabilir
  • Göz kapağı refleksi bozulmuştur
  • Öğürme ve öksürük refleksi çalışmayabilir

Komadaki kazazedeye müdahale ABC ile başlar. Solunum ve dolaşım normal ise koma pozisyonunda (yan güvenli pozisyon) tutulur ve nakledilir. Nedene uygun müdahalelerle yaşamı kurtulup, zaman içinde tamamen normale de dönebilir.

Elektrik Çarpması

Elektrik çarpması evlerdeki prizler-elektrikli aletlerden kaynaklanan elektrik kaçakları, enerji iletim kablolarının kopması ya da direklere tırmanılması, yıldırım düşmesi ile ortaya çıkabilir.

Deri üzerinde yanık, solunum ve dolaşım sisteminde bozukluk, bilinç kaybı sonucu düşme ve buna bağlı kırıklar elektrik çarpmasının muhtemel sonuçlarıdır. Elektrik çarpmasının damarlar üzerindeki etkisi, kalıcı, geç ortaya çıkan sorunlar yaratabilir. Tellere asılı, ya da elektrik tellerine temas halinde yerde yatarken bulunan kişide, elektrik çarpması düşünülmelidir. Bazen kazazede bayılmadan önce kablodan ayrılmayı başarmış olabilir. Kimi kısa süreli, düşük voltajlı elektrik çarpmalarında kazazedenin bilinci açık olup, cilt üzerinde dahi hiç iz bulunamayabilir.

İlkyardım Müdahalesi Üç Aşamadan Oluşur:

  1. Elektrik akımı şalterden kesilmeli, bu yapılamıyorsa çıplak kablo ile kazazedenin teması iletken olmayan bir cisim kullanılarak kesilmelidir.
  2. Kaza ortamında hemen ilkyardımın ABC’si kontrol edilmeli ve sağlanmalı, bilinç kaybı var ise koma pozisyonu verilmelidir.
  3. Yanık varsa bakımı yapılır, fiziksel ve psikolojik olarak rahatlatılır, kazazede ayağa kaldırılmadan nakli sağlanır. Düşmeye bağlı kırık varsa tespit işleminden sonra nakil gerçekleştirilir.

Donuk

Aşırı soğuk ortamda uzun süre kalınması sonucu donma ortaya çıkar. Kazazede halsiz, uykuludur. Donuk vücut bölümleri beyaz, sert, soğuktur. Henüz donmamış kısımlar kızarık olabilir. Hareketleri ağır ve ağrılıdır. Ciltte su dolu keseler görülebilir. Donmuş kısımlarda duyu kaybı vardır.

Karla ovuşturmak, masaj yapmak, kumaş parçaları sürterek ısıtmaya çalışmak, sıcak odaya ya da sıcak suya sokmak, bandaj yapmak, cilde ilaçlar sürmek, alkol ya da sigara vermek sakıncalıdır.

İlkyardımcı önce kazazedenin ıslak giysilerini çıkartıp kurumasını sağlamalıdır. Donmuş bölgeler temas, sürtünme, doğrudan ısıdan korunmalı, yüksekte tutularak bir battaniye ile sarılmalıdır. Isıtma işlemi yavaş ve aşamalı olarak yapılmalıdır. Ilık su bu amaçla kullanılabilir. Kazazedeye ılık içecekler ve şekerli sıvı gıdalar verilebilir.

Isırık

Hayvan ısırıkları

Hayvan ısırıklarının çoğu, evde beslenen hayvanlardan kaynaklanır. Köpekler kedilerden daha fazla ısırırlar fakat kedi ısırmasında mikrop kapma olasılığı daha fazladır. Bu yüzden hayvan ısırıklarında en iyi tedavi önceden önlemini almaktır. Hayvan ısırmalarının çoğunlukla ev hayvanlarından kaynaklanır ama sokak köpek ve kedileri, kokarca, rakun, sincap, yarasa gibi doğadaki hayvanlar da her yıl binlerce kişiyi ısırmaktadır. Yabani hayvanlar çok tehlikelidirler. Çünkü kuduz virüsü taşıyabilirler, fakat hangi tür hayvan ısırırsa ısırsın kuduz virüsü için kontrol edilmesi şarttır.

Isırık

Acil Müdahale

Basit ısırıklar: Basit ısırıklara (deri açılmış ama yırtılma şeklinde değil ve hafif kanama) da diğer hafif yaralar gibi müdahale edilmelidir. Yara su ve sabun ile yıkanıp üzerine antibiyotikli bir merhem sürülmeli, ısırılan kişinin son 5 yıl içinde tetanoz aşısı olup olmadığı öğrenilmelidir. Eğer aşısı yoksa doktora veya acil yardıma başvurulmalıdır.

Önemli ısırıklar: Isırık sonucu yara yeri çok derin veya parçalanmış ise ve kan dinmiyorsa, kanı durdurmak için üzerine tampon yapılmalı ve hemen acil yardım çağrılmalıdır.

Mikrop kapmanın belirtileri: Yara yüzeysel dahi olsa, ısırılmadan sonraki saatler ve günlerde mikrop kapıp kapmadığı yakından izlenmelidir. Şişme, kızarma, cerahatli akıntı veya ağrı varsa derhal doktora başvurulmalıdır. Bazı hastalıklar ısırma veya çizilme yoluyla bulaşabilir. Yara çevresinde şişme ve ağrıdan başka ateş, baş ağrısı veya diğer grip benzeri belirtiler olabilir, bu gibi durumlarda derhal doktora başvurulmalıdır.

İnsan Isırıkları

İnsan ısırığı iki türdür. Birincisi, genelde ısırık olarak tanımlanan alt ve üst dişler arasında kalan etin sıkışmasını ifade eder. İkincisi, kavga ısırığı denen ve çene veya ağza yumruk atan kişinin elini karşı tarafın dişlerinin yırtmasıyla oluşan yaradır. İnsan ısırığı ısırıkların en tehlikelisidir. Çünkü kişiler utançtan veya mahkemeye verilme korkusuyla doktora başvurmaya çekinirler. Ayrıca insanların ağızlarındaki bakteriler çok tehlikeli olabilir. Salya ile yaraya geçen bakteriler vücutta önemli iltihaplara neden olabilirler. Ayrıca ısırık deri altına geçip tendon ve eklemleri de yaralayabilir.

Acil Bakım

Eğer bir insan tarafından ısırılınırsa, derhal doktora haber verilmeli. Kurban ısırığı kesinlikle kendi başına tedavi etmemelidir. Mikrop kapması halinde hastanede uzun süre kalınması gerekebilir, eklemlerde kalıcı sertlikler ve hatta kesilmeye kadar varan sorunlar çıkabilir. Kan tampon yaparak durdurulmalıdır, yara su ve sabunla temizlendikten sonra sarılmalıdır. Daha sonra doktora veya acil servise başvurulmalıdır.

Isırık

Böcek Isırmaları ve Sokmaları

Örümcek Isırığı

Kara Örümcek (Latrodectus mactans) 1. 5 cm. büyüklükte parlak ve siyah renktedir ve genelde midesinde kum saati şeklinde kırmızı bir leke vardır. Kahverengi örümcek (Laxosceles reclusa) uzun bacaklı ve vücudu ortalama 1 cm. civarındadır. Her iki tür de genelde karanlık köşelerde saklanırlar. Kara örümcek ıslak yerleri sever (yaş odun kümeleri, ıslak toprak birikintileri gibi). Kahverengi örümcek ise kuru çevreleri tercih eder. Kara örümceğin ısırığı çok ufak iğne batması gibi bir his yaratır. Bazen ısırılan kişi bunu hissetmeyebilir. Başlangıçta önce hafif bir şişme ve belli belirsiz kırmızı noktacıklar oluşur. Fakat birkaç saat içinde şiddetli bir ağrı ve sertlik belirir.

Üşüme, titreme, ateş, bulantı ve şiddetli karın ağrısı bunları takip eder. Isırık pek ender olarak ölüme neden olur. Kahverengi örümceğin ısırığı önce hafif bir sızı sonra ısırık çevresinde kırmızılık ve 8 saat içinde şiddetli bir karın ağrısı yapar. Isırığın çevresinde içi sıvı dolu bir sivilce belirir, sivilcenin derisi düşer ve kötü, derin bir yara bırakır. Vücudun reaksiyonu hafif ateş ve bulantıdan büyük halsizlik haline kadar değişebilir.

Isırık

Akrep Isırmaları Bazı akreplerin zehri öldürücü olabilir. Serin, nemli yerlerde yaşarlar; bodrum, çöplükler ve odunluklar en sevdiği yerlerdir. Genelde akşam serinliğinde ısırırlar. Öldürücü olan türlerle (Centruroides salpturatus) zararsız türleri ayırt etmek çok zor olduğundan, tüm akrep ısırıklarını acil tedaviye almak gerekir.

Arı, Eşek Arısı, Büyük Eşek Arısı, Ateş Karıncası veya Sarıceket sokması

Hymenoptera ailesinden gelen böceklerin zehrine alerjisi olan insan sayısı onda birdir. Böyle alerjisi olan kişilerde ise arının veya Hymenoptera ailesinden gelen bir böceğin sokması acil tedavi gerektiren ölümcül olabilecek ve anafilaktik reaksiyon denilen bir duruma yol açar. Arı sokmasına reaksiyon belirtileri, gözlerin çevresinde, dilde, dudaklarda veya boğazda şişme, nefes almakta zorluk, öksürme ve hırıltı ve vücutta hissizlik ve kramplar şeklinde ortaya çıkar. Ciltte ürtiker görülür. Dil sürçer ve huzursuzluk, zihinde bulanıklık, bulantı hissi ve kusma ve hatta baygınlık olabilir.

Kene Isırıkları Keneler, bitler gibi, çeşitli kuş ve hayvan cinslerinin tüyleri arasında yaşarlar. Esas tehlike keneden değil fakat kenenin taşıdığı ve Lyme Hastalığı denilen bir hastalığa yol açan bakterilerden gelmektedir. Lyme hastalığı bir cins artirit (eklem romatizması) belirtisi verir ama ayrıca başka tür belirtileri de olabilir. Kenelerin yaşadığı türden sık otluk veya çalılık alanlardan geçilmişse ve ciltte yuvarlak kırmızı lekeler görülürse, iltihap yapabilen kenedeki bakteriden şüphelenilebilir. Kene görünmemiş dahi olsa ısırabilir.

Isırık

Acil Tedavi

Hafif böcek ısırıkları: Bir arının veya böceğin iğnesi deride kalmışsa, dikkatli şekilde çıkarılmalıdır. Arı iğnelerinin özellikle uçları çıkarılırken daha fazla zehir akıtmamaya dikkat edilmelidir. Hafif böcek ısırmalarında yaranın üstüne karbonat, soğuk, ıslak bir bez veya buz küpleri koyarak acı hafifletilebilir. Hidrokortizonlu merhem veya kalamin losyonu sürerek kaşıntı ve şişme azaltılabilir. Eğer vücut hafif ısırmalara karşı kuvvetli reaksiyon verirse doktora başvurulmalıdır.

Zehirli sokmalar: Kara örümcek, kahverengi örümcek veya akrep sokarsa veya Hymenoptera ailesinden böcek ısırmalarına alerji varsa derhal acil yardım istenmelidir. Acil yardım çağrısında yapılmadan önce aşağıdaki önlemler alınmalıdır:

Isırık kolda veya bacaktaysa, eklemin üstünden (yara ile kalp arasında) sarılır. Bu zehirin yayılmasını durduracak veya yavaşlatacaktır. Sargı derinin hemen altındaki kanın akmasını yavaşlatacak kadar sıkı fakat kol veya bacaktaki kan dolaşımını engellemeyecek kadar da gevşek sarılmalıdır.

Isırığın üzerine soğuk suyla ıslatılmış veya arasına buz konmuş bir bez konur.

Sargı 5 dakika sonra açılmalı fakat kol ve bacak yere doğru sallanır bir durumda bırakılmalı.

Isırık

Derhal acil yardım çağrılmalı.

Arı sokmalarına karşı kurbanda alerji varsa doktoru kendisine özel bir ilaç paketi hazırlayabilir. Özellikle Hymenoptera ailesinden bir böceğin ısırma olasılığı yüksek olduğu mevsimlerde bu paket bulunmalıdır. Bunun içinde cilt altı iğnesi ve epinefrine (adrenalin) de bulunmalıdır.

Kene ısırığı: Ciltte dolaşan bir kene görülürse, dikkatlice alınmalıdır. Parmakların arasında ezilmemeli, ya ateşe atılmalı ya da iki taş arasında ezilmelidir. Sonra eller yıkanmalıdır. Kene eğer ısırmışsa ve deriye yapışmışsa çekerek çıkartmaya çalışılmamalıdır. Üzerine yağ dökülmesi, kenenin nefes almasını zorlaştıracaktır. Böylece gevşeyen kene cımbızla alınabilir. Kene çıkarıldıktan sonra o bölge su ve sabunla yıkanmalı ve birkaç gün hastalık belirtileri olup olmadığı gözlemlenmelidir.

Isırık

Yılan Isırmaları

Yılan ısırığı, bir yılanın dişleri ile sebep olduğu yaralanmadır. Yılanlar çoğu zaman avlarını ısırırlar, ancak sık görülmese de, genellikle savunma amaçlı olarak insanları da ısırdıkları olur. Çoğu yılan zehirsizdir ve sıklıkla avlarını zehir kullanmaktan ziyade boğarak öldürürler. Yine de zehirli yılanlar Antarktika haricinde her kıtada bulunurlar.

Isırıklar için önerilen ilkyardım yöntemleri yılanın yaşadığı bölgeye göre değişir. Bazı türlerin ısırığında etkili olan bir tedavi başka bir türün ısırığında etkisiz olabilir. Yılanların fiziksel görünüşleri farklı olabileceği için, genellikle bir türü tanımlamanın pratik bir yolu yoktur ve böyle durumlarda profesyonel tıbbi yardım aranmalıdır. Isırığın sonucu, yılanın türü, ısırılan vücut bölgesi, enjekte edilen zehir miktarı ve kurbanın yaşı gibi birçok etmene bağlıdır. Bütün ısırıklarda meydana gelen, dehşet ve taşikardi gibi semptomlar, kurbanın yaşadığı panikten kaynaklanır ve psikolojiktir.

Zehirli olmayan yılanların ısırıkları da sıklıkla dişin sebep olduğu yırtılma veya sonuçta oluşan enfeksiyon yüzünden hasar verebilir. Bir ısırık ayrıca potansiyel olarak ölümcül olan anaflaktik reaksiyonu tetikleyebilir. Yılanlara atfedilen ölümlerin sayısı bölgelere göre değişiklik gösterir. Avrupa ve Kuzey Amerika’da ölüm oranı göreli olarak düşük olsa da yılan ısırıkları ile birlikte gelen morbidite ve mortalite dünyanın pekçok bölgesi, ve özellikle de sağlık tesislerinin kısıtlı olduğu kırsal kesimler için ciddi bir sağlık problemidir.

Güney Asya, Güneydoğu Asya ve Sahraaltı Afrikası en fazla ısırığın meydana geldiği yerlerdir. Ayrıca Neotropik ve diğer ekvatoryal ve subtropikal bölgelerde de yüksek vaka sayısı olmaktadır. Her yılan binlerce insan yılan ısırıkları sebebiyle ölmektedir.Ancak, koruyucu ayakkabılar giymek, tehlikeli yılanların yaşadığı bilinen yerlerden uzak durmak gibi insanların alabileceği çok sayıda engelleyici tedbir bulunmaktadır.

Yılanların çoğu zehirli değildir. Fakat, çıngıraklı yılan, bazı su yılanları ve çamur yılanı, engerek cinsi yılanlar ve daha birçokları da zehirli türler olduğu için hiçbir zaman temas edilmemelidir. Zehirli yılanların çoğunun gözleri çizgi halinde ve ovaldir. Başları ise üçgen biçimindedir ve başlarının her iki yanında gözleriyle burun delikleri arasında ince bir çukurluk vardır. Bunlara topluca çukurlu zehirliler denilmesi de bu nedenledir. Çıngıraklı yılanların ise kuyrukları çevresindeki siyah halkalardan çıngırak gibi bir ses gelir.

Su yılanın ağzının içi beyazımsı pamuk gibi bir tabakayla kaplıdır. Çamur yılanın uzunluğu boyunca kırmızı, sarı ve siyah renkli halkalar vardır.

Isırık

Acil Tedavi

Yılan zehirli değilse ısırık güzelce yıkanıp, bir antibiyotik merhem sürüp sarılmalıdır. Bu tür ısırmalar genelde tehlikeli değil ama korkutucudur. Yılanın zehirli olduğundan şüpheleniliyorsa aşağıdaki önlemler alınmalıdır. Isırıldıktan sonra hemen sakin şekilde uzanılmalı ve mümkünse ısırığın bulunduğu bölge kalbe göre daha alt düzeyde tutulmalıdır. Bu pozisyon zehrin kan dolaşımına girmesini geciktirir.

Isırık çevresi kızarıp şişmeye başlar ve ağrı hissedilirse, büyük olasılıkla yılan zehirlidir. Isırık kol veya bacaktaysa, kalple ısırılan bölge arasında ısırığın 4-5 santim üzerinden sıkı bir sargı yapın. Sargı deri altındaki dolaşımı yavaşlatacak kadar sıkı fakat kol ve bacaktaki dolaşımı engellemeyecek kadar hafif olmalıdır. Sargıyı çıkarma işlemi bir doktor tarafından yapılmalıdır.

Yılanın zehirli olduğu anlaşılmışsa ve hastaneden 2 saatten fazla uzaklıkta bulunuluyorsa ve ısırma 15 dakika önce olmuşsa, steril bir bıçak veya jiletle diş yerlerinin her birinin üzerine 5-6 mm. derinlikte kesikler yapılmalı. Bu kesiklerin kol veya bacağın boyunca olması şarttır. Isıran mercan yılanı ise bu kesikler yapılmamalı, zehir emilmeli ve tükürülmelidir.

En kısa sürede acil yardım çağrılmalıdır.

Deniz Anası Sokmaları

Denizanasının çeşitli türleri ve daha başka deniz canlıları dokungaçlarında zehir taşırlar. Dokundukları anda hatta hayvan ölü olduğu durumlarda bile zehirleyebilirler. Acı, ağrı, yara (lezyon) ve kırmızılaşma en önemli belirtilerdir. Kana karışan zehir büyük miktarda ise, nefes darlığı, bulantı, mide krampları ve ruhsal bunalım hissi olur. Daha ciddi sokmalar kas kramplarına, baygınlığa, öksürüğe, kusmaya ve nefes almakta güçlüğe neden olur. Daha seyrek olmakla birlikte ölüme götürecek reaksiyonlar görülebilir.

Acil Bakım

Zehirli Denizanası türünden bir canlının ısırması halinde derhal sudan çıkılmalıdır. Şiddetli ağrı ve kramplar yüzmeyi engelleyip, boğulmaya neden olabilir. Isırmanın vereceği ızdırabı, sirke, tuz, şeker ve hatta kuru kum serperek hafifletilebilir. Yavaşça bu malzeme yaranın üzerine yayılmalıdır.

Yara temizlendikten 15-20 dakika sonra o bölge deniz suyuyla yıkanmalıdır. Tatlı su kullanılması ve derinin ovalanması daha çok zehir yayılmasına yol açar. Cilde yapılmış olan dokungaçlar alınmalıdır. Bunun için deniz suyu, kum veya talk pudrası, un veya karbonatla yapılmış bir macun kullanılmalıdır. Artık kalan parçacıklar bıçak veya deniz kabuğu gibi sert kenarlı bir madde ile sıyrılmalıdır. Bu işlemi yaparken mümkünse eldiven takılmalıdır.

0,5′lik hidrokortizon merhemi kullanılır. Bu, kızarıklık ve şişliği hafifletir. Uyuşturucu etkisi olan benzokain gibi bir merhem ağrıyı ve kalemin losyonu kaşıntıyı azaltabilir. Aspirin ve asetominofen gibi hafif analjezikler kullanılabilir. Daha şiddetli ısırıklarda mutlaka doktor tavsiyesi gerekir.